Cinlerin Savaşı

473
5
(1)

Cinlerin Savaşı, 9

Hoca kafasına aldığı bir darbe ile yere yığılmış, diğer taşlar vücudunu paramparça etmişti. Bizi parçalayan asıl görüntü ise hocanın bedenini Kuran‘a siper etmiş olmasıydı. Saatlerce ağladım. Cübbeli hoca sabah ezanına kadar, ölen hocanın bedenini yıkadı ve gömdük. Sabah ezanından hemen sonra Davud’u aramak için ilerledik. 

Cinler Davut’u katletmişlerdi ama o kısmı anlatamayacağım. Cesaret bulduğum bir zaman olursa o görüntüyü size anlatacağım. Cübbeli hocanın dediği gibi iki ölü çıktı o geceden: Davut ve beni ilk kollayan hoca. Bu görüntüden sonra kendimi sorguladım. Eğer ölen ben olsaydım belki onlar yaşıyor olurdu. Emin hocaya gidip ağlayarak düşüncelerimi anlattım. 

İntihar edersem olayların bitip bitmeyeceğini sordum. Hoca dün gece cinlerden birinin yaklaşıp, hocaya “Kan borcunuzu ödediniz. Yarın diyet için geleceğiz” dediğini söyledi. “Cinler can almaya değil mal almaya gelecekler. Bu köyü onlara bırakacağız, yağmalayıp gidecekler.” dedi. 

Bunun ne demek olduğunu sorunca; cübbeli hoca “Askeriye alanına geri dönebilirsin. Senle işleri kalmadı, mallarını alıp gidecekler.” dedi. İfritler kan borcunu aldıktan sonra diyet için gelirler. Alamazlarsa ya da vermezsen çalarlar.” dedi. O an hocaya “Diyet söz konusu değilse, bir ifrit cinin hırsızlık yapıp yapmayacağını” sorduğumda, verdiği cevap “Hayır.” oldu. 

O an çok büyük bir boşluğa düşmüştüm. Çünkü ifrit cin askeriyeye diyet borcunu almak için geliyordu. Daha sonradan öğrendiğime göre; ifrit cinler içeri taş yağdırırken uyandırmaya çalıştığım nöbet tutan asker, aslında uyumuyormuş. O askerin sebebini bilmediğim bir nedenden dolayı bir ifrit cin ile husumeti olmuş ve hayatta kalan hoca ona yardım edip, ifrit cinle 5.000 koyuna anlaşmış. 

Zaten yazımda söylediğim 5.000 koyun ile anlaşma olayı, nöbette uyuyor numarası yapan askere aitmiş. Bu askerin, son saldırıda hayatını kaybeden hocayı öneren asker olduğunu sonradan hatırladım. Bu asker, 5.000 koyunu ödeyemeyince ifritler askeriyeye dadanmış. Bu zaten olayı bildiği için ve olaya müdahale edip başına bela almamak için o gece uyuyor numarası yapmış. 

Olaylardan sonra, yemekhanede ortaya çıkan yazıları ilk o görmüştü ve “Ben bunu okuyamam.” deyip hocayı çağırmıştı. Ben gece yüzünü göremediğim için o an o askeri teşhis edememiştim. Aslında her şeyin farkındaymış ama olaya bulaşmamak için bilmiyor numarası yapıp, ifritlerin hırsızlığına göz yumuyormuş.

Cübbeli hocanın zaten erenlerden olduğunu herkes anlamıştır; söylememe gerek yok. Emin hoca geldiği yönde geri gitti. Gitmeden önce helallik aldık verdik, namaz kıldık. Cübbeli hoca “Beni burada bırakın.” diyerek, bizi gönderdi. Sırbistan’dan evine sığındığımız hoca, ben ve alkarısının oğlu Kosova sınırından geçtik ve askeriyeye geldik. 

Komutan zaten beni görünce şeytan görmüşe dönmüştü. O gün aynaya ilk kez baktığımda kendimi tanıyamadım. Hala tanıyamıyorum. Hoca, olanları komutana anlattıktan sonra alkarısının oğlu ile askeriyeden çıktı. Ben olanları komutana anlatıp, nöbetçi asker durumundan bahsettim. Nöbetçi askerin ben askeriyeyi terk ettikten sonra; gece, nöbet yerinde, bilinmeyen bir yangından dolayı yanarak öldüğünü söylediler. 

Cesedi Türkiye’ye gönderilmek üzere temizlenirken nasıl olduğu hala bilinmeyen bir şekilde kaybedilmiş ya da benim inandığım şekilde çalınmış. Ben nöbetçi askerin olayını daha sonra araştırdıkça buldum. Yaklaşık bir buçuk senemi aldı her şeyin onun yüzünden başladığını anlamam. Komutanın ayarladığı gibi bir iki gün sonra uçak ile Türkiye’ye döndüm. 

Kosova ve Sırbistan’dan kimseyle bağlantım kalmadı, kimseyle görüşmedim. Görüşmek de hatırlamak da istemiyorum. Yapılan muayeneler sonunda erken tezkere verdiler zaten. İlk dokuz ay uyku problemleri çektim. Ailem perişan oldu. Hiçbir işte çalışamıyorum. Psikolojik destek görsem de nafile. Yaşamayan bilemez; bilmeyen yardımcı olamaz. 

Sonuçta döndüğümden beri hiçbir normal dışı aktivite yaşamadım. Sanki o ara başka bir boyutta yaşamışım da geri dönmüşüm gibi. Hayat çok garip; insanlar etraflarında ve dünyada neler olduğundan bihaber yaşıyorlar…

Ana Sayfa * Korku Hikayeleri * Google Haberler’de takip et

BU İÇERİĞİ NE KADAR BEĞENDİNİZ?

Puanlamak için bir yıldıza tıklayın!

Ortalama değerlendirme 5 / 5. Oy sayımı: 1

Şu ana kadar oy yok! Bu gönderiye ilk oy veren siz olun.

FacebookTwitterPinterestRedditTumblrLinkedInWordPressBloggerFlipboardBufferMastodonSina WeiboWhatsAppLineTelegramMessengerSkypeViberWeChatMessageDiggGmailEmailCopy LinkShare
Keşfet

  1. Anonim says

    Bunu ekşi sözlükte ilk okuduğumda üç gün uyuyamadım

ParanormalHaber sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et

ParanormalHaber sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et

Exit mobile version