“Euzü besmele çekmek” anlamına gelen istiaze, huzura girmek için kapıyı vurup izin istemeye benzer. Nitekim sultan veya benzeri saygıya layık bir kimsenin huzuruna çıkmak isteyen kişi, izin almak durumundadır.
Kurân okumaya başlayan kimse de Allah ile konuşmaya başlamış sayılır. Bu sebeple lüzumsuz konuşma, dedikodu, çekiştirme ve iftira gibi lisana ait kirlerden dilini temizlemelidir. Dil, bu tür kirlerden ancak “euzü” çekmekle temizlenir.
Euzu Besmele – İstiaze
Marifet ehli alimler der ki: İstiaze, Allah’a yaklaşmak için vesile, ondan korkanlar için sığınak, günahkarlara tutanak, helake uğramış olanlara barınak, aşıklara gönül aydınlığıdır.
Euzü çekmek Nahl suresindeki şu ilahi emre sarılmaktır: “Kuran okuduğun zaman kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.” (Nahl, 16/98)
Ne Zaman Euzu Besmele Çekmeliyiz
İstiaze, alimlerin genel olarak benimsediği görüşe göre, Kuran okumaya başlamadan önce olmalıdır.
Bazı alimler, Kuran okuduktan sonra olması gerektiğini söylerler. Ancak âyetteki “Kuran okuduğun zaman” sözü, “Kuran okumak istediğin zaman” şeklinde tevil edilmelidir. Ki bu yorum çok yaygındır.
Alimlerin çoğunluğuna göre istiaze “Euzü billâhi mineş şeytânir racîm” şeklindedir.
Bu konuda en sağlam rivâyet budur. Nitekim Cenab-ı Peygamber (s.a.v.): “Cebrail (a.s.), Onu bana Kalem ve Levhi Mahfuz‘dan böyle okuttu.”(Kurtubî, I, 87 -İbn Mesûd’dan-) buyurmuştur.
Gerçi ayetteki emirden istiazenin “Esteîzü” şeklinde olması, dil açısından daha uygun görünüyorsa da doğru ve yaygın olanı “Euzü” şeklindedir.
Cebrail (a.s.)’in Cenab-ı Peygamber (s.a.v.)’e getirdiği şeylerin ilki istiaze, besmele ve “Rabbinin adıyla oku!” (Alak, 96/1) ayetidir.
Şeytan, Allah’ın rahmetinden kovulmuştur. Nitekim İbn Abbas (r.a.)’dan gelen bir hadiste:
“İblis asi olunca lanete uğradı ve şeytan adını aldı.” buyrulmuştur.
Bu hadisten de anlaşıldığı gibi şeytan huzuru ilahiden kovulup lanete uğradıktan sonra bu adı almıştır.
Şeytanın daha önceki adı, Azazil veya Nail idi. İstiaze’de kendisinden Allah’a sığınılan şeytan çarpma, vesvese ve zarar verme gibi belli fiilleri ile kayıtlanmamıştır.
Mutlak lafızla istiaze, genel anlamda her şey için geçerlidir.
Allah ile Kul Arasında Sözleşme
Euzü: Sığınırım, emân dilerim, yardım talep ederim, gibi anlamlara gelir. Et-Tefsîrü’l-Kebîr’de istiazenin Rabb ile kul arasında bir ahit ve sözleşme olduğuna işaret edilmektedir.
Nitekim Allah Teala: “Siz bana verdiğiniz sözleri yerine getiriniz ki ben de size verdiğim sözleri yerine getireyim” (Bakara, 2/40) buyurmaktadır.
Sanki kul Eûzü çekerken: “Allah’ım, ben bir beşer olarak, noksanlarımla kulluk ahdini yerine getirdim; sana sığındım, senden mağfiret diliyorum. Sen ise fazl ve keremde kemal sahibisin, sana yakışan Rablık ahdini yerine getirmen ve beni hıfz ve himayene almandır.” demektedir.
Euzu Besmele Çekmenin Önemi
İstiaze’de Allah lâfzının diğer isimlere tercih edilmesinin sebebi, bu ismin bütün istiâze çeşitlerini kapsamasıdır.
“Şer (kötülük)ler ya itikadi konularda olur ya da ameli ve bedeni konularda. İtikadî konulardaki şerlere bütün batıl mezhepler ve yetmiş iki sapık fırka dâhildir.
Ameli ve bedeni konulardaki şerler ise dine zararlı olacak yasaklar ile dine zararı olmayacak hastalık, yangın, suda boğulma, fakirlik, körlük ve sakatlık gibi sayısız bela ve musibetlerdir. Euzü çeken kimse, bunların hepsinden Allah’a sığınmış olur.
Aklı başında olan kimse euzu besmele çekerken, insan, cin ve hayvanlardan gelebilecek her türlü şerri düşünerek bunların getireceği sayısız zarar olduğunu kavrar.
Ve yaratılmışların gücüyle bunları uzaklaştırmanın mümkün olamayacağını anlayarak korkulacak her türlü afet, bela ve benzerlerinden kadir olan Allah’a sığınır: “Euzü billâhi” der.
Merhaba,
Sinan ben; asıl mesleğim gazetecilik. Bu site antropoloji konusundaki kişisel merakımdan doğdu. Yine kişisel meraklarım olan paranormal ve doğaüstü temalı içerikler de bu siteye ciddi bir katkı oluşturdu. Şunu belirtmek isterim ki burada yer alan bilgi ve hikayeler kurgu değil. En azından anlatıcı ve bilgi verenler; anlattıkları hikayeler, verdikleri bilgiler konusunda -bildiklerini ve yaşadıklarını yanlış yorumlamış bile olsalar- ciddi ve samimi idiler. Buna güveniyorum. Kurgu içeriklerde zaten içeriğin kurgu olduğu bilgisini açıkça vermeyi tercih ediyorum. Tabii ki kimse burada yazan her şeye inanmak zorunda değil. Ben dahil. Önemli olan aradığımızı bulmak. İlgi ve merakımızı tatmin edip keyif almak. Umarım siz de incelerken benim kadar zevk alıyorsunuzdur.
No Responses