Ümmü Sübyan Bize Nasıl Musallat Oldu
Yaşanmış Kısa Cin Hikayeleri – Annem bana, ben daha çok küçükken başımızdan geçen bir cin hikayesi anlatmıştı. Bir Ümmü Sübyan‘ın bize nasıl musallat olduğunun hikayesi. Dinlerken tüylerim diken diken oldu.
“Sen 4 yaşlarındaydın.. Baban 2. askerliğine gitmişti… Soğuk fırtınalı bir geceydi. Çok kar yağmıştı. Sana lazımlığa (eskiden küçük çocukları üzerine oturtarak çişlerini yaptırdıkları çömlekten yapılma bir kap, oturak da derlerdi, kenarında bir de sapı bulunurdu.) küçük tuvaletini yaptırdım ve pencereden aşağıya döktüm. Salona çıkıp tuvalete götürmeye korktum.
Evimiz çok eskiydi. Baban olmadığı için korkuyordum. Ertesi günler evde garip olaylar olmaya başladı, geceleri sesler duyuyordum, dışarıda salonda insanlar yüksek sesle konuşuyor kavga ediyorlardı. Kapılar çarpılıyor çamlara vuruyorlardı. Çıkıp baktığımda kimseyi göremiyordum. Sana soruyordum ‘Sen duyuyor musun?’ diye ‘Duymuyorum’ diyordun.
Sık sık bayılmaya başlamıştım. Aşırı sevinince ve heyecanlanınca bayılıyordum. Sen de aşırı yaramaz; her şeyi kırıp döken, köpeklerle, kedilerle, böceklerle, akreplerle, sıçanlarla, yılanlarla uğraşan, onları yakalayıp öldüren, fareleri kuyruğundan tutup, kedilere atan bir çocuk olmuştun. Anneannenle Çınarlık Mahallesi’nde Arap Hafız diye biri vardı ona gittik.
Arap Hafız dedi ki “Saçağın, pencerenin altında cinler toplantı halindeymiş. Sen lazımlığı onların kafasına boşaltmışsın. Çocuklarından biri zarar görmüş. Sana ve oğluna musallat olmuşlar”. Bu tür olaylara Ümmü Sübyan derlermiş. Bize musallat olan cin Hıristiyan Ümmü Sübyan imiş.
İşte senin devamlı buldum dediğin muskalar, başına sidik döktüğümüz ve o nedenle bize musallat olan cinlerin sana zarar vermemeleri için yapılan ve içinde Kuran ayetlerinin yazılı olduğu hamaylulardı. Onun için bunları uzun yıllar taşıman lazımdı. Sen kurtuldun ama ben hala kurtulamadım. Halen bazı rahatsızlıklarım devam ediyor.
Bu cinler bizden çok uzun ömürlü oldukları için bizden alamadıkları intikamlarını gelecek olan soyumuzdan alırlarmış…”