Türklerin Şifalı Taşları

0
(0)

Daha çok Türklere özgü diyebileceğimiz tarzda bazı şifalı taşların nasıl kullanıldığı, bazı tarihi yazıtlar ve akademik çalışmalarla ortaya çıkarılmış durumda.

Şifa Taşları

Şâban Şifâî’nin yazmasında şifa için kullanılan taşlar yanında, fal bakma amacıyla kullanılan bazı taşlardan bahsettiği bilinir. Bazı taşların ise kimyasal etkilerinden faydalanıldığı anlaşılıyor ve onların panzehir oluşundan bahsediliyor. 

Akrep Yılan Sokmasına Karşı Kullanılan Şifalı Taş

Bir kimse; taş panzehiri, boynuna veya bir yerine bağlasa bu taşın yılan, akrep v. b. sokmasını iyileştirdiği, akrebin kuyruğuna bu taşı dokundursalar, sokmaktan vazgeçtiği anlatılıyor. Hatta yılanları bile öldüren taşlardan bahsediliyor. Bu panzehirin madenî ve hayvani sarı renkli yumuşak bir taş olduğu anlatılıyor.

Bu panzehirin madeni olanların Arap memleketlerinde ve Musul şehri çevresinde bulunduğu—Irak Türkleri tarafında—, hayvani olanının, Araplar arasında ve Türkçe Dağ keçisi denilen Geyik’in ciğerinde bulunduğu, halk arasında yılancık taşı denilen taşların çoğunun beyaz renkli olduğu ve dağ keçilerinin midesinde bulunduğu, hayvan küçükse taşın da küçük olduğu yazılıyor.

Hamile Kalmak İçin Kullanılan Şifalı Taş

Bazı taşları yanlarında bulunduranların bazı hastalıklardan kurtulacağı, kadınlar yanlarında taşırlarsa gebe kalmayacakları, erkekler yanlarında bulundursa evlatları olmayacağı anlatılıyor. Hastalığı geçirmek için bazı taşları hastanın sağ pazusuna veya boynuna bağladıklarını, hastalığın böylece geçtiğini söylüyor. 

Kolay Doğum İçin Kullanılan Şifalı Taş

Mıknatıslı bir taş şifa için kullanılıyor. Doğurmakta zahmet çeken kadınların (Tavşancıl Taşı veya Kerkes Taşı) doğumu kolaylaştırıyor. Kullanımı ise şu şekilde: Kadının sol uyluğuna bağlanıyor. Bu, fındık kadar bir taştır. Taş sallanırsa ses çıkarıyor, kırılınca içinden bir şey çıkıyor. Bu o taşta bulunan olan bir özellikten ileri geliyormuş. Bazıları bunun taş değil, ceviz gibi bir şey olduğunu söylemişler. 

Uyku ve Uykusuzluk Problemleri İçin Kullanılan Şifalı Taş

Yine; kırmızı renkli, karanlıkta ateş gibi ışık veren bir taşı, boyuna bağlamak veya yastık altına koymak suretiyle o kimse uyutulabiliyor. Başka bir taşı taşıyana da katiyen uyku gelmiyor. Türkistan’da bilhassa türlü maksatlar için kullanılabilen şifalı taşlar bulunuyor.

Eski Türklerde Sihirli Şifalı Taşlar

Prof. Ahmet Caferoğlu, “Türklerde Sihri Taş Telâkkisi” adlı makalede, önce Prof. Köprülü’ye dayanarak yağmur taşından bahsettikten sonra “Tamamiyle sihirli kuvvete sahip olan bu yağmur taşından başka Türklerin diğer birçok farklı özelliğe sahip taşları olsa gerektir. Taş bazen çocuk doğurtur, bazan sihirli kuvvetiyle hastayı tedavi eyler, bazen de telâkki tesiriyle bir ferdin tam bir halâskârı şeklini alır.”“ diyor. 

Prof. Caferoğlu, Türkler arasında “taşın sihri ve şifa verici bir tesire sahip olduğunu pek kadim devirlere irca edebiliriz” diyor ve T. M. 720 de Tonyukuk adına dikilen bir anıtın “bir yerinde taşın o devir Türklerinde sihirli bir kuvvete sahip olduğu gösterilmektedir.” düşüncesini ileri sürüyor.

Bu anıtta “Bunun üzerine (durumu) kağanıma arzettim, şöyle arzettim: ‘Çinliler, Oğuzlar, Kıtaylar bu üçü birleşirlerse tehlikede kalacağız. Biztali’in iradesine göre bir taş ile tutulmuş oluruz” yazısına dikkati çekmek istiyor. 

Prof. Ahmet Caferoğlu, buradaki “Uzeçi kelimesinin mahiyeti”nin anlaşılmadığını, “Radloff ve Thomsen”in ikisinin de “bu kelimeyi “sihri” olarak” çevirdiklerini, söylüyor ve “Zaten bu devirlerde, yani 8. miladi asırlarında ta Harezm’den başlayarak Orhon vâdilerine kadar uzanan kavimlerde taşa birçok sihirli özellik atfedildiğini, eski Ermeni Coğrafyacılarından Mosey Hornuski, Harezmlere dair malumat verirken bunların kendilerine mahsus sihirli bir taşları ve fevkalâde iyi okları olduğunu kaydetmektedir.” diyor. 

Ağrı Kesici İdrar Söktürücü Şifalı Taşlar

Prof. Caferoğlu, bu hususta 13. yüzyılda Arap coğrafyacılarının bilgi verdiğini zikrediyor ve “Meselâ Kazvini (Asar-ül Büldan) ünvanlı meşhur eserinde Amu Derya nehrinin döküldüğü gölden “kavun”a benzer ve birçok sihirli özelliklere sahip taşların çıkarıldığını apaçık kaydetmektedir.” (S. 2). Bu taşların ilaç yerine kullanıldığını yazıyor.

Aynı yazarın “Acâib-ül Mahlükat” adlı eserinden faydalanarak rengini, şeklini, kum sancısını durdurucu ve mideyi kuvvetlendirici, idrar söktürücü tesirinden, taşın bir bardakta eritilerek içildiğinden bahsediyor. 

Horasan’da,Türkistan’da, Kırgız ve Başkurtlar arasında, çocuk dileğinde, çocuk tedavisinde taştan faydalanma görülmektedir. Bir ziyaretgahtan taş alma, bir müddet taşı taşıma, sonra yerine bırakma, mezar taşı veya uygun bir yere taş yapıştırma veya çocuk rahatsızlığında türbede veya yanında veya sadece kutsal bir taş üzerinde bırakmak veya bir delikten geçirmek gibi olaylar mevcuttur.

Ana Sayfa

BU İÇERİĞİ NE KADAR BEĞENDİNİZ?

Puanlamak için bir yıldıza tıklayın!

Ortalama değerlendirme 0 / 5. Oy sayımı: 0

Şu ana kadar oy yok! Bu gönderiye ilk oy veren siz olun.

Bu yazı sizin için yararlı olmadığı için üzgünüz!

Bu gönderiyi geliştirelim!

Bize bu yazıyı nasıl geliştirebileceğimizi söyleyin?

Keşfet

Paranormal Haber sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin