Açıklayamadığım Olay

0
(0)

Cin HikayeleriOkurumuz 17-18 yaşlarında başlayıp, sonrasında ileriki yaşlarına kadar devam eden tuhaf bir durumla ilgili yaşadıklarının hikayesini anlattı:

17 – 18 yaşlarındayken, sanırım 6-7 ay süren bir dönemde, aralıklarla; tuhaf bir durum yaşıyordum. Geceleri, ışığı söndürüp yattıktan sonra sanki biri, bir şey, gelip bana sarılıyordu. Bunu hissediyordum. Bana zarar veren bir yanı yoktu. Dahası korkutucu bir yanı da… Sadece sarılıyordu. Odaya birisi gelip ışığı açtığında ise gidiyordu ya da bu his sona eriyordu. Hatta bu hissin çok yoğun olduğu dönemlerde annem bir süre yanımda beklemeye başlamıştı.

Durumun bilimsel açıklamasını düşündüm, bulamadım. Okuduğum kitaplarda da buna benzer bir şey yoktu. Açıkçası düşünce yapım da bu tür bir şeye sıcak bakmıyordu. Yani yaşamda her şeyin bilimsel bir açıklaması, neredeyse ”elle tutulur, gözle görülür” sebepleri olmalıydı. Bir süre sonra durum seyrekleşince üzerinde daha fazla durmadım. Çünkü büyük ölçüde bunun, beynimin bir aldatmacası, psikolojik bir durum olduğunu düşünüyordum.

Hala da öyle olabileceğini kabul edebilirim. Uzun süre boyunca bu tür bir durumla karşılaşmadım. Üniversite 3. sınıfta iki arkadaşımla aynı evi ve aynı odayı paylaşıyorduk. Yani bir odalı evimizde; Marksist bakış tarzı, sürekli araştırmaya ve incelemeye dönük, pozitif bakış açısı sahibiydik. Ya da öyle olmaya çalışıyorduk. Arkadaşlarımdan birisi dini inancı olan ve bunu reddetmeyen biriydi.

Onunla ara sıra bu tür açıklanamayan olayları konuşur, her seferinde de psikolojik bir açıklaması olması gerektiği kanaatine varırdık. İşte o evde tekrar başladı bu ”his”… His diyorum çünkü hala ne olduğunu hala tam olarak adlandırabilmiş değilim. Yine aralıklarla tekrarlanmaya başladı. Ancak öncekilerin aksine son seferinde etkisini biraz daha farklı gösterdi. Geceydi…

Arkadaşımla divanlarımız karşılıklı. Saatin gece yarısından sonra olduğunu söyleyebilirim. Uyandım. Yanımda biri vardı, bunu hissediyordum. İlk aklıma gelen bunun bir yanılgı olduğu düşüncesiydi. Mantıksal olarak böyle bir şey olmamalıydı. Ama ilerleyen saniyeler veya dakikalarda boğazımın sıkıldığı hissiyle sarsılmaya başladım. Arkadaşımın uyanık olduğunun farkındaydım, bunu görebiliyordum ama ona seslenemiyordum.

Sesim çıkmıyordu. Yarı panik içindeydim. Arkadaşımın bana yardım etmemesi de korkutuyordu. Çünkü düpedüz kıvranıyordum. Ne kadar zaman sürdüğünü bilmiyorum, sona erdi. Hiçbir şey konuşmadan uyuduk. Ertesi gün bu durumu tahlil ettik. Aynı şekilde kıpırdayamadığını ifade etti arkadaşım. Bütün bunların yarı uykuda yaşanmış sanrılar olması gerekirdi. Ama arkadaşımın da aynı şeyleri görmüş/yaşamış olması konuya farklı bir boyut getiriyordu.

Aynı arkadaşımın tavsiyesiyle bu konularda bilgisi olan, tarikat vs. ilişkileri olan ama benim pek hoş bakmadığım birini eve davet ettik. O güne kadar yaşanan her şeyi anlattım. Hiçbir şey söylemedi. Birkaç gün bizde kalması gerektiğini söyledi. O gece yine o hisle uyandım. Dahası uyudum da uyandım mı yoksa uyanıkken mi o hisse kapıldım anımsamıyorum. Bu kez sadece o hissin evde olduğunu ama yanıma gelmediğini hissediyordum.

Odaya mutfaktan giriliyordu ve kapı açıktı. Üçümüz aynı odadaydık. Kapıdan içeri giremiyordu. Sanırım birkaç saat sonra kalktık ve aramızda durumu konuşmaya başladık. Misafirimiz bunun cin olduğunu ve kendisinin olduğu yere gelmeyeceğini söyledi. Sonuçta misafirimiz birkaç gün daha kaldı. Ama o günden sonra gelen olmadı. Yine aradan çok uzun zaman geçti.

Bu arada yaşama bakış açımda ufak tefek değişiklikler, törpülemeler oldu. Ama hala her şeyin mantıklı bir açıklaması olduğunu düşünüyorum. Etrafta dolaşan üfürükçü hocalara, medyatik medyumlara, magazinci yaklaşım tarzına tahammül edemiyorum. Bu tür doğaüstü durumlara ilgi duymaya başladım. Daha doğrusu vaktim oldukça, yapacak daha iyi bir şey yoksa bu konularda bir şeyler okumaya vs. devam ettim.

Her neyse, şimdi Orta Asya ülkelerinden birinde yaşıyorum. Yaşadığım ülke Şamanizm ve Müslümanlığın iç içe geçmiş olduğu, her köşe başında falcıların, büyücülerin alenen barındığı, insanların da bunlardan ciddi anlamda medet umduğu bir ülke. Burada iki kedimle yaşıyorum. 4 gün önce gece yarısından sonra uyandım. Kedilerden biri yatağımın üzerinde yatıyordu.

Ama odada biri daha vardı. Görmüyordum ama hissediyordum. Bundan da ötesi nefes alış verişini hissediyordum. Hemen yanı başımda bana baktığını hissediyordum. Bunun bir erkek olduğunu hatta robot resim çizen birisi olsa tarif bile edebileceğimi düşündüm. Hala tüm detayları aklımda. Bildiğim duaları okuyarak bir süre sonra uyudum hatta sızdım diyebilirim. Korkunun ve yorgunluğun etkisiyle. Ama nedense onun hemen gitmediğini, uzun süre daha evde kaldığını düşündüm.

Bunlar da aklımın bana oynadığı bir oyun, psikolojik bir durum veya yalnızlığın verdiği bir şey olabilir. Bilemiyorum…

Ana Sayfa Paranormal Deneyimler

BU İÇERİĞİ NE KADAR BEĞENDİNİZ?

Puanlamak için bir yıldıza tıklayın!

Ortalama değerlendirme 0 / 5. Oy sayımı: 0

Şu ana kadar oy yok! Bu gönderiye ilk oy veren siz olun.

Bu yazı sizin için yararlı olmadığı için üzgünüz!

Bu gönderiyi geliştirelim!

Bize bu yazıyı nasıl geliştirebileceğimizi söyleyin?

Keşfet
  1. resulaslan says

    Arada i o karabasan dedikleri banada geliyordu Birinde yarı uyur yarı uyanığım geldi o uykulu halimle 3 defa ayetel kürsiyi okudum gitti birkaç sene sonra tekrar geldi bu sefer aynı durumda ayetel kürsiyi 7defa okudum üzerimden sıyrıldı indi șunu yakalayayım diye düșünüyorum ama hiç canım yokki ve gitti 30 sene kadar sonra tekrar geldi ama 7 metreden yakınıma gelemedi gitti gidiș o gidișdaha dönmedi elhamdülillah

  2. Sinan says

    yalnız ayetel kürsi okuyan her zaman kurtulamıyorlar sizin gibi. sanırım bu konuda şöyle bir inanç var; eğer gelen cin müslüman ise sen ona karşı ayetel kürsi okuyunca; o da sana karşı okuyormuş. bu sebeple etkilenmiyormuş… ben yaşamadım tabi ama böyle durumları sık duydum tabi.

Paranormal Haber sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin